Venedik’te Eleştirmenler Ne Diyor #4: Joker 2

Joker 2

81. Venedik Film Festivali, 28 Ağustos gecesi gerçekleşen açılış töreniyle 7 Eylül’e kadar devam edecek yolculuğunu başlattı. 11 gün boyunca dünyanın dört bir yanından dikkat çekici filmleri sinemaseverlerle buluşturacak olan festival, her yıl olduğu gibi bu yıl da merakla beklenen pek çok filmin ilk gösterimine sahne olacak. Dolayısıyla Venedik, önümüzdeki aylarda, özellikle de ödül sezonunda sıkça anacağımız filmlere dair ilk yorumları da duyduğumuz yer olacak. Nitekim daha şimdiden gösterimi gerçekleşen yapımlara dair ilk eleştiriler yayınlanmaya başladı. Biz de Indiewire, The Film Stage, ScreenDaily, Little White Lies gibi saygın mecralarda yayınlanan eleştirileri tarayarak, bu yapımların eleştirmenlerden nasıl yorumlar aldığını derledik. Venedik Film Festivali boyunca sürdüreceğimiz “Eleştirmenler Ne Diyor” serimizin dördüncü sayısında, ilk filmle aynı yolu izleyerek dünya prömiyerini Venedik’te yapan Joker 2 var.

Venedik’te Eleştirmenler Ne Diyor #4: Joker 2

Joker: Folie à Deux (Yön: Todd Phillips)

MetaCritic Puanı: 54 / Rotten Tomatoes Yüzdesi: 61

2019 yapımı Joker, dünya prömiyerini Venedik Film Festivali’nde yapmış, oldukça olumlu yorumlar aldığı festivalde Altın Aslan kazanarak ödül sezonuna oldukça iddialı girmişti. Warner Bros., şimdi Joker 2 ile de aynısını tekrarlamak istiyordu. Ancak öyle olmadı. Venedik’teki eleştirmenlerin büyük bölümü Joker 2’yi beğenmedi. Hatta bazıları bunun düpedüz kötü bir film olduğunu söylüyor. Daha sık duyduğumuz bir eleştiri ise filmin hikâyesinin epey zayıf ve daha da önemlisi epey sıkıcı olduğu.

Joaquin Phoenix’in Joker rolüyle geri döndüğü filmde, Lady Gaga da Harley Quinn’e hayat veriyor. Yönetmen koltuğunda yine Todd Phillips’in oturduğu Joker 2, ilk filmden farklı olarak çok sayıda müzikal sekans içeriyor. Hatta Todd Phillips aksini iddia ediyor olsa da Venedik’ten gelen ilk yorumlar, bunun pekâlâ bir müzikal olduğunu söylüyor.

Richard Lawson / Vanity Fair (30):

“Todd Phillips’in başrolleri Joaquin Phoenix ve Lady Gaga’ya emanet ettiği bu kasvetli devam filmi, onun filmlerinde anlamlı bir şeyler arayan herkese yöneltilmiş bir orta parmak işlevi görüyor.” (…)

“Joker’in devam filminin, çiçeği burnunda kötü adamın Gotham’ı kasıp kavurmasını konu alacağını umanlar, Folie à Deux’da büyük hayal kırıklığına uğrayacaklar. Phillips bizi temelde iki yere mahkum ediyor: Akıl hastanesi ve mahkeme binası. Bu duvarların ötesinde çok az şey oluyor ve film sıkışık bir psikodrama indirgeniyor. Seyircisini küçümsüyor gibi görünen, şaşırtıcı derecede sıkıcı, anlamsız bir mahkeme draması.” (…)

“Folie à Deux belki de beklentileri karşılamaktan bilerek kaçınıyor. Belki de Phillips tüm bu orijin hikâyesi saçmalıklarının, çizgiromanlara karanlık bir yorum getirme girişiminin saçma bir iş olduğunu savunarak, tüm bu franchise sektörünü yıkmaya çalışıyor. Phillips’in beş yıl önce yarattığı mirası neden baltaladığının tek açıklaması bu olabilir. Belki de bu filmlerin gerçek Joker’ı Phillips’tir; Her şeyi yakıp yıkıyor çünkü günün sonunda hiçbir şeyin anlamı yok.”

William Bibbiani / The Wrap (80):

“Joker: Folie à Deux’nun en etkileyici yanı, Phillips’in gişe rekorları kıran milyar dolarlık filmini bile isteye baltalaması. Kendi içine bakıyor. Arthur da kendi içine bakıyor. Umarım seyirci de öyle yapar ve Arthur Fleck’i neden bu kadar önemsediğini sorgular. Arthur’u gerçekten seviyor muyuz? Yoksa üzgün bir insanın, üzgün bir seyirci uğruna üzücü suçlar işlemesini anlatan -abartılı bir TV melodramından farksız- hikâyesinin kendimiz hakkında hissettirdiklerini mi seviyoruz?

“Folie à Deux, Arthur Fleck hakkındaki en ilginç film. Gerçekten bir miktar cüretkâr, gerçekten bir miktar zorlayıcı ve gerçekten bir miktar sahici. Ve bu o öyle kolay iş değil.”

David Ehrlich / IndieWire (42):

“Folie à Deux seyircilere istediklerini vermiyor. Aksine, Arthur’un kolektif bilinçdışının fantezileri tarafından ne kadar acımasızca sömürüldüğünü, aslında takipçilerinin sahip olmak istediği bir rüyada nasıl kaybolduğunu anlatmak için, kendi hayran kitlesini bilerek hayal kırıklığına uğratmaya çalışıyor. Kendi hedef kitlesini soğutmaktan korkmayan bir meta-devam filmi için her şey iyi güzel de, sorun şu ki Phillips bunun yerine insanlara başka bir şey de sunmuyor. Phillips’in filmi, beklentileri reddedecek kadar cesur ve karşılığında yarattığı memnuniyetsizliğin tadını çıkaracak kadar da küstah; Ama onların yerine daha ilginç bir şey sunacak kadar düşünceli değil.”

David Rooney / The Hollywood Reporter (50):

“Folie à Deux, iki buçuk saatlik bir film için anlatısal olarak biraz zayıf ve yer yer de sıkıcı. Phillips ve senaryoyu birlikte yazdığı Scott Silver, ilk Joker filminde hikâyelerini dayandıracakları ve tonu belirleyecekleri bir değil iki Martin Scorsese filminin (Taxi Driver ve The King of Comedy) sağlam temellerine sahipti. Bu film ise sağlam bir hikâye temelinden çok bir düşünce üzerine inşa edilmiş. Hollywood’un Altın Çağ müzikallerinden, One From the Heart gibi auteur deneylerine kadar pek çok şeyi çağrıştırıyor, fakat herhangi bir şekil ya da yapı oluşturmak için uygulanabilir bir model ortaya koyamıyor.”

Owen Gleiberman / Variety (50):

“Todd Phillips, bence çok büyük bir hata yaparak ilk filmi eleştirenleri dinlemiş. Joker: Folie à Deux iddialı ve görünüşte aykırı olabilir ama özünde aşırı temkinli bir devam filmi. Phillips, Arthur’un gerçekten de sadece zavallı Arthur olduğu bir film yapmış; Yanlış bir şey yapmıyor ve kimsenin ahlaki duyarlılıklarını tehdit etmeye kalkışmıyor. Aslında, başına gelen tek iyi şeyi de -Harley Quinn’in aşkını kazanmak- kendi içindeki Joker’ı reddettiği için heba ediyor. O artık sadece hayal dünyasında yaşayan, şarkı söyleyip dans eden bir kukla palyaço. Eğlence bu mu? Sanırım seyirciler yine de Folie à Deux’yu görmek için sıraya gireceklerdir. Ancak iş cesur ana akım filmler yapmaya geldiğinde, son gülen ilk filmi eleştirenler oluyor.”

Tim Grierson / ScreenDaily (40):

“Yarı müzikal, yarı mahkeme salonu draması olan bu devam filmi, katil Arthur Fleck’in parçalanmış zihnini daha derinlemesine inceliyor ama bunu orijinal filmi bu kadar sürükleyici ve rahatsız edici kılan içgörüden yoksun bir şekilde yapıyor. Joaquin Phoenix risk alma konusundaki istekliliğini bir kez daha ortaya koyuyor (bu kez bunu teknik açıdan kendisinden çok daha yetenekli olan Lady Gaga ile birlikte şarkı söyleyerek yapıyor) ama bir zamanlar karakterinin kırılgan psikolojisine çok uygun olan performansı Folie A Deux’de bilindik süslerle dolup taşıyor.”